KUR’AN’I TERK ETMEK

HZ. MUHAMMED, “EY RABBİM! KAVMİM, BU KUR’AN’I TERKETTİ”

 

Başlık, Furkan Suresi 30uncu ayetten alınmıştır. Ayet: “Peygamber dedi ki, Ya Rab! kavmim bu Kur’an’ı, mehcur tuttular.” Âlimlerin bir kısmının görüşü, Hz. Muhammed’in kavmiyle ilgili bu serzenişini, yaşadığı dönem için yaptığı şeklindedir. Bazı âlimler de, kıyamet günü yapacağı şeklinde ifade etmişlerdir.

Âlimlerin bu görüşlerinin sebebi ‘mehcur tutmanın’ iki faklı anlamının olmasıdır. Bir anlamı, “hakkında saçma sapan konuştular, evvelkilerin uydurma masalları dediler” demektir. Bu anlamı esas alındığında, Hz. Peygamberin, bu serzenişini, yaşadığı dönem için yaptığı anlaşılır.

Günümüz insanınca bilindiği gibi, peygamberler kavimlerini Allah’a şikâyet ettiklerinde, Yüce Yaradan hemen karşılık vermektedir. Peygamberler ve onlarla birlikte olan inananlar, Allah’ın gösterdiği yoldan ayrılmadıkça, Yüce Yaradan, inanmayanları derhal cezalandırmakta, inananları kurtarmaktadır.

Ayet Mekke’de inmiştir. Diğer peygamberlerin kıssaları henüz tam anlatılmamıştır. Eğer kıssaları ve sonuçlarını bilmiş olsaydı, âlemlere rahmet için gönderildiği düşünülen ve diğer peygamberlerin kıssaları hakkında Allah tarafından bilgilendirilen bir yüce insanın, kavmini Yüce Yaradan’a şikâyet etmesi çok zayıf ihtimaldir. Zaten ayet, Hz. Musa’nın, firavun için yaptığı gibi, bir şikâyet ve firavunu cezalandırması için söylediği gibi, bir talep içermemektedir. Sadece bir serzeniştir. Aynı surenin devamı 31inci ayet de böyle olduğunu göstermektedir.

Furkan 31: “Biz, işte böyle, her peygamber için suçlulardan bir düşman yarattık. Bununla beraber, yol gösterici (hidayet verici) ve yardım edici olarak Rabbin yeter.” Yüce Yaradan, insanların bu davranışlarını normal olarak karşılamasını öğütleyen bir yöntemle, ‘her peygamber için bir düşman yarattık’ demektedir. Ayetin devamında, ‘hidayet verici ve yardım edici olarak Rabbin yeter’ ifadesiyle, bu durumlardan ürkmemesi gerektiğini vurgulamaktadır. Yardım edici olarak sadece Rabbine güvenmesini istemektedir. Yüce Yaradan, hem peygamberine hem de düşman konumundakilerden bazılarına hidayet vereceğinin, yani yol göstereceğinin, adeta, müjdesini vermektedir.

Ayetteki ‘mehcur tutmak’ deyiminin diğer anlamı, terk edip uzak durmak ve onunla amel etmemektir. Bu anlamı dikkate alındığında, Hz. Muhammed’in bu serzenişini, kıyamet günü yapacağı anlaşılır.

Kur’an hem evrenseldir hem de insanlık var oldukça baki kalacaktır. Bu sebeple, bize göre, Hz. Muhammed’in bu serzenişi, hem kendi dönemi hem de sonrası için de geçerlidir. Yüce Yaradan’ın kelimeleri seçimi de, bunu gösterir. Hz. Peygamberin sözleri, sadece kendi kavmi için değil, insanlık için de geçerlidir.

Ayetin, bizleri yani yaşayan insanları ilgilendiren anlamı, Hz. Peygamberden sonraki dönemler için söylemiş olmasıdır. Bizim ibadetleri yapmadığımız değil, Kur’an ile amel etmediğimiz söylenmektedir. Kur’an ile amel etmek, güzel ahlâk ve edep sahibi olmamızı sağlar. Kur’an ile amel etmek, Bakara 177 ve benzer ayetlerde belirtildiği gibi; iyilik yapmak, sözünde durmak, anlaşmalara uymak, sıkıntılara sabretmek, adaletli olmak, suçluları cezalandırmak, bazılarını defetmek, haklının hakkını vermektir.

İbadetler de, Kur’an’ın emirleri arasındadır. İbadetler, insanı, ahlâka götürmek içindir. Kıldığımız namaz, tuttuğumuz oruç, gittiğimiz hac, verdiğimiz zekât bizleri ahlâka götürmüyorsa, ibadetlerimizi yerine getirmekle, Kur’an ile amel etmiş sayılmayız. Araf Suresi 8: “O gün amellerin tartılması da haktır. Kimlerin sevabı ağır basarsa, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.”

Ayete göre tartılacak olanlar yaptığımız amellerdir. Eğer salih amellerimiz (iyi işlerimiz) fazla gelirse, kurtuluşa ereceğimiz müjdelenmektedir. Ayette, ‘duaları ağır basanlar veya ibadetleri fazla olanlar kurtuluşa erenlerdir’ denilmemektedir.

Bu durum, diğer birçok ayette de net olarak ifade edilmektedir. Bakara 82: “İman edip, salih ameller işleyenler, işte öyleleri de cennet ehlidirler ve orada ebedî kalıcıdırlar.”

Allah’ım, bizlerin, Kur’an’ı terk eden insanlardan olmamamız için, bizlere irade gücü ver, mücadele azmi ver, sabır ve sebat ver.

Bu yazı Dini, KUR'AN ÜZERİNE kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.