DİNLERİ SIRADAN İNSANLAR DEĞİL, KUTSAL KİTAPLAR TEMSİL EDER
Bilindiği gibi, bütün dinler ve öğretiler tahrif edilmişlerdir. İlk orijinal söylemlerine uygun yaşamaya çalışan insanlar her dinde vardır. Ancak bunlar çok azınlıktadır. Buna rağmen çoğunluk, aslı bozulmuş olan dinini savunurken, kendisinin o dinin dindar bir ferdi olduğunu iddia eder.
Böyle kişiler diğer dinlere inananları düşman olarak görürler. Eğer başka dinlerdeki insanlara güçleri yetmezse, kendi dinine inananları düşman bellerler. Hayat felsefelerini düşmanlık üzerine kurarlar. Yahudilik, Hıristiyanlık, Budizm, Hinduizm dâhil bütün din ve öğretilerde böyle davranan insanlar çoktur. Ancak günümüzde yanlış davranışlarıyla daha çok Müslüman bilinenler öne çıkmaya başladılar.
Son peygamber olan Hz. Muhammed (s.a.v.) sanki bu durumu önceden görmüş gibi, Kur’an’da ümmetinden şikâyet etmiştir. Ümmetinden şikâyet ettiği tek ayet, Furkan Suresi 30uncu ayettir. Ayette “Peygamber de ‘Ey Rabbim! Kavmim bu Kur’an’ı terk ettiler’ demektedir” denilmektedir.
Gerçekten de Müslümanların kafasını karıştıracak o kadar çok dini eser var ki, Kur’an sanki bu binlerce kitaptan biri haline geldi. Hâlbuki Kur’an, Allah’ın kelâmıdır. Dolayısıyla dinin tek kaynağıdır. Diğer kaynak Hz. Muhammed’in (s.a.v.) hayatıdır. Ancak peygamberin hayatı da Kur’an’ın kopyası gibi olduğundan sonuçta tek kaynak Kur’an’dır.
Bir tarafta Beytülmalden mal aşırmayın diyen bir Kur’an var, diğer tarafta yolsuzluğa boğazına kadar batmış ama Müslümanlığı kimseye bırakmayanlar var.
Bir tarafta israf etmeyiniz, ihtiyaçtan fazlasını infak ediniz diyen bir Kur’an var, diğer tarafta israfta, lükste sınır tanımayan ama Müslüman geçinmeye devam edenler var.
Bir tarafta bir insanı haksız yere öldürmeyi bütün insanlığı öldürmekle bir tutan Kur’an var, diğer tarafta canlı bombalarla masum insanları öldüren, bunu yaparken de maşa olarak kullanıldığını görmeyerek, aksine İslâm’a hizmet ettiğini düşünenler var.
Yüce Yaradan Müslümanları sıkça uyarıyor. Maide 8: “Ey iman edenler Allah için duran hâkimler ve adalet numunesi şahitler olunuz ve sakın bir topluluğa buğzunuz (kininiz) sizi adaletsizliğe sevk etmesin. Adalet edin takvaya en yakın odur. Allah’tan korkun muttaki olun; çünkü Allah her ne yaparsanız haberdardır.”
Uyarılara, nasihatlere aldırmayanlara ne yapacağını da Kur’an’ında açıkça beyan ediyor.
Secde Suresi 22: “Rabbinin ayetleriyle nasihat edilip de sonra onlardan yüz çeviren kimseden daha zalim de kim olabilir? Muhakkak ki biz suçlulardan intikam alırız.”
Secde Suresinin bu ayeti, hem Müslüman olduklarını söyledikleri halde Rabbinin nasihatlerinden yüz çevirenleri kapsıyor, hem de Müslüman olmayanlardan zaman zaman Allah’ın ayetleri ile nasihat edildikleri halde dinlemeyenleri kapsıyor. Yüce Yaradan her iki guruptan da, muhakkak intikam alacağının sözünü veriyor.
Muhakkak ki en şaşmaz söz, tek olan Allah’ın sözüdür.