ALLAH’IN SEVMEDİKLERİNİ SEVEN İNSAN VAR MIDIR?
Bu konuda bir karar verebilmek için, önce, Yüce Yaradan’ın sevmediği şeylerin neler olduğunu araştıralım. Bu konuda, değişmeyen tek kutsal kitap olan Kur’an’dan yararlanmamız en makul olandır. Allah’ın sevmediklerini okuduktan sonra kendimize sorular sorarak, bir karara varmaya gayret edelim.
Bakara Suresi 2/276 da, “Allah faizi mahveder, sadakaları bereketlendirir” dedikten sonra “Allah, hiçbir günahkâr nankörü sevmez” diyor.
Şimdi soralım, nankörlük yapanları seven insan var mıdır? Veya nankörlük edenleri sevmem diyenlere itiraz edecek kimse var mıdır?
Bakara Suresi 2/275 de, “alışveriş de faiz gibidir” diyenleri sevmediğini vurgulayarak, onların şeytanın çarptığı kimseler gibi kalktıklarını ifade ediyor.
Şimdi soralım, insanların içerisinde, kendisinden faiz alanları ve aldıkları faizi de “bu bir alışveriştir” diye savunanları seven kişi var mıdır?
Kur’an’daki çok sayıda ayette, Yüce Yaradan, Kendisine karşı yalan uyduranları sevmediğini, onların yerinin ateş olduğunu vurgulamaktadır.
Şimdi soralım, bizim bildiğimiz bazı gerçekleri değiştirip, bizim yüzümüze karşı yalan söyleyen bir kişiyi seven insan var mıdır? Veya yalan söyleyeni sevmediğini söyleyenlere itiraz edecek bir dürüst insan var mıdır?
Bakara Suresi 2/205, Maide Suresi 5/64, Kasas Suresi 28/77 de Yüce Yaradan, bozguncuları sevmediğini ifade etmektedir.
Şimdi soralım, çalıştığı iş yerinde, sosyal çalışma ortamında veya aile içerisinde bozgunculuk yapanları sevmediğini söyleyenlere, hatalı düşünüyorsun diyebilecek bir kişi var mıdır?
Maide Suresi 5/87 de “Allah aşırı gidenleri sevmez” deniliyor. Araf Suresi 7/55 te “Allah, haddi aşanları sevmez” deniliyor.
Şimdi soralım, aşırı gidenleri ve haddi aşanları kim sever? Haddi aşanları sevmemek hatalı bir tutum mudur?
Enam Suresi 6/141 ve Araf Suresi 7/31 de “Allah, israf edenleri sevmez” denilmektedir. Bilindiği gibi, yerdeki ve göklerdeki bütün mülk Yüce Yaradan’ındır. Dolayısıyla insanların sahip oldukları şeyler, O’nun verdikleridir.
Şimdi soralım, birisine verdiği parayı israf edeni seven bir insan var mıdır? Verdiği parayı israf eden şahıs kendi evladı olsa bile, kaç defasında sabredebilir ve ses çıkarmadan durabilir?
Nisa Suresi 4/107, Enfal Suresi 8/58 ve Hac Suresi 22/38 de “Allah, hainleri sevmez” denilmektedir.
Şimdi soralım, kendisine karşı hainlik yapanları sevecek veya onları affedecek kaç kişi tanıyordunuz? “Hainlik yapanları sevmem” diyen bir şahsa, hatalı düşünüyorsun diyebilecek kaç kişi biliyorsunuz?
Nahl Suresi 16/23 de “Allah, kendilerini büyük görüp, büyüklük taslayarak, hakkı kabul etmeyenleri sevmez” denilmektedir.
Şimdi soralım, kendilerini büyük görüp, büyüklük taslayarak, kendisinin hakkını yiyen bir insanı sevecek herhangi bir kişi olacağına inanıyor musunuz? Bir insan “büyüklük taslayarak benim hakkımı yiyenleri sevmem” dediğinde, bu fikre itiraz edecek kaç kişi vardır?
Kasas Suresi 28/76 da, çok zengin olan Karun kastedilerek, “Allah şımarıkları sevmez” denilmektedir.
Şimdi soralım, bırakalım zenginliğinden dolayı şımaranları, normal şartlardaki şımarıkları bile kim sever? Bir insan kendi küçük çocuğunun şımarıklığına bile sabredemeyip kızarken, büyüklerin şımarıklığını sevmemesi normal değil midir?
Ali İmran Suresi 3/32 ve Rum Suresi 30/45 te “Allah, inkâr edenleri sevmez” deniliyor.
Şimdi soralım, iş yerinde, sosyal çevremizde veya aile içerisinde, yaptığı yanlışlarını inkâr edenleri sevecek bir insan var mıdır? İnkâr edenleri sevmemek, normal dışı bir davranış olarak nitelenebilir mi?
Nisa Suresi 4/36, Lokman Suresi 31/18 ve Hadid Suresi 57/23 te “Allah, övünen ve kuruntu edenleri sevmez” deniliyor.
Şimdi soralım, övünenleri ve boş oldukları halde kuruntu edenleri sevecek kaç insan vardır? Her karşılaştıklarında övünen bir insanla, kaç kişi isteyerek bir araya gelmek ister?
Ali İmran Suresi ^757 ve 140 ile Şura Suresi 42/40 ta “Allah, zalimleri sevmez” deniliyor.
Şimdi soralım, zalimleri, bilhassa kendisine zalimlik yapan insanları sevdiğini söyleyebilecek bir kişi var mıdır? Zalimleri sevmemek, insancıl bir bakış değil midir?
Bakara Suresi 2/190 da “Allah, haksız saldırıda bulunanları sevmez” denilmektedir.
Şimdi soralım, kendisine veya kendilerine haksız saldırıda ulunanları sevebilecek hiçbir insan var mıdır? Haksız yere saldırıda bulunanları sevmemek, beklenen bir davranış değil midir?
Nisa Suresi 4/147 de “Allah, çirkin sözün açıklanmasını sevmez” denilmektedir.
Şimdi soralım, çirkin sözü açıklayanları kim sever?
Buraya kadar Allah’ın sevmediklerini bahsettik. Ve “Yüce Yaradan’ın sevmediklerini sevecek bir kimse var mıdır?” diye sorduk. Çevremizdekilerin verecekleri cevapları beklemeden kendi cevaplarımızı verdiğimizde, Yüce Yaradan’ın sevmediklerini, bizim de sevmediğimizi anlıyoruz.
Yüce Yaradan’ın sevmediklerini seven pek yoktur. Ama sevmediklerini yapan pek çoktur. Allah’ın sevmedikleri davranışları sergileyenler, geçici menfaat sağlayabilirler. Ama insanlığın huzurlu geleceğini baltaladıkları için, her an Yüce Yaradan’ın takibindedirler. Kendilerine bu dünyada da azap gelebilir. Ahiretteki azap daha fecidir. Bu azapların ne zaman geleceğinin bilgisi ve kararı, tamamen Yüce Yaradan’ın uhdesindedir. Bu sebeple, kendimizi sorgulamayı ve çevremizi uyarmayı hızlandırmalıyız.
Diğer taraftan eğer, Yüce Yaradan’ın sevdiği davranışları gözümüzün önüne getirecek olursak, aynı davranışları bizim de seveceğimize inanıyorum.
Bir örnek vererek, okuyucularımızın, konuyu kendilerinin araştırarak irdelemelerinin ve kendi kararlarını vermelerinin önünü açalım.
Yüce Yaradan, Kendisine kulluk için namaz kılın diyor. Fakat namaz kılanları severim demiyor. Buna karşılık, O’nun rızasını kazanmak için iyilik edenleri, hayır işleyenleri severim diyor. Şimdi düşünelim. Bize bağlılığını göstermek için, muhtemelen, göstermelik bir şekilde önümüzde eğilenleri mi severiz? Yoksa bizim rızamızı kazanmak için, gayretli çalışanları ve iyi işler yapanları mı severiz?
Allah’ım, Senin sevmediğin davranışlardan kurtulabilmemiz için, bizlere zihin açıklığı ver, irade gücü ver, mücadele azmi ver.
Allah’ım, Senin sevdiğin davranışlara yönelebilmemiz için, bizlere yardımcı ol.
Senin her şeye gücün yeter.