GELECEK İÇİN; KAN, TER VE GÖZYAŞI

İNSANLIĞIN GÜZEL GELECEĞİ İÇİN; KAN, TER VE GÖZYAŞI KAÇINILMAZDIR

 

Başlıktaki cümle, Winston Churchill’in “Güzel geleceğe ulaşmak isteyen ülkeler, kan, ter ve gözyaşına hazır olmalıdır” sözünün günümüze uyarlaması şeklindedir. Küreselleşen dünya, Churchill’in sözünü bu şekilde uyarlamamıza hem imkân vermektedir, hem de zorunlu kılmaktadır.

Bilindiği gibi, Amerikan Milli bayramlarından birisi, Hatırlama Günü (Memorial Day) olup, her yıl Mayıs ayının son pazartesi günü kutlanır. Bu bayram, General John Logan’ın 1868 yılında yayınladığı bildiriden beri kutlanmaktadır. Logan’ın muhtemel amacı, Amerikan İç Savaşının acılarını hatırlatarak, unutulmasını engellemekti. ( Bilindiği gibi Yüce Yaradan’ın kelâmı olan Kur’an da insanlara sıkça eski olayları hatırlatır.)

İç savaşlar bir ülke için en kötü anıları taşır. Bu sebeple, güzel bir gelecek kurmak istenilirse, bu kötü hatıralar sürekli hatırlanmalıdır. Dört yıl süren Amerikan İç Savaşını hatırlama çabaları, maalesef insanları yeterince uyaramamış. Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarının gerçekleşmiş olması, kimsenin ikazlardan ve hatırlama günlerinden etkilenmediğini göstermiştir.

Dünya ölçeğinde bakıldığında, Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarının her ikisi de, bir dâhili savaştır harptir. Bu iki menfur olay, tarihteki bütün savaşların toplamı kadar acılara sebep olmuştur denilse yeridir. Dünyanın önde gelen milletlerinde savaşların acısını çekmeyen yok gibidir. Güçlü milletlerin, güya kendi aralarındaki mücadelesi sırasında sadece savaşan zenginler değil, savaşa taraf olmamış fakir ülkeler bile zarar görmüşlerdir.

Bu savaşlardan ders aldıklarını söyleyen yöneticiler, kendi anlayışları doğrultusunda çeşitli tedbirler almışlardır. Bunların başında, savaşlar sırasında ölen insanlarını hürriyet kahramanı ilan edip, onları anmak gelmiştir. Her ülke kendi mücadelesini haklı görmüş, bu sebeple kendi insanlarını kahraman ilan etmiştir.

Geçmiş savaşlarla ilgili kutlamalar yaparken, ilk iş, ölenler anısına anıtlar dikmek olmuştur. Bu uygulama, elbette her ülkenin kendisi açısından asil bir davranıştır. Ama o kadar. Sorunun çözümüne yardımcı olmamıştır. Aksine insanları birbirlerine kinlendirmiştir. Bu kinlenme, her zaman başka ülkenin insanlarına karşı olmamıştır. Bazen, aynı ülkede kendi içlerinde ayrışmaya sebep olmuştur.

Hatırlama Günlerinin amacı, geçmişte mücadele etmiş kendi insanlarını kahraman yaparken, diğer insanları kinlendirmek olmamalıdır. Hatırlama Günlerinde yeni nesillere, hürriyetin önemi anlatılmalıdır. Her insanın özgür olduğu üzerinde durulmalıdır. Nasıl ki Yüce Yaradan, insanı kararlarında ve davranışlarında özgür kılmış, sonrasında, kişinin kendi iradesiyle yaptığı yanlışları cezalandırmış ise, mütecavizlere karşı verilen mücadele sonunda elde edilen hürriyetin de, bir bedelinin olduğu vurgulanmalıdır.

Korkusuzca ve hür bir şekilde yaşamak için, gerektiğinde hayatlarımızı hürriyete adamaktan çekinmememiz gerektiği beyinlere nakşedilmelidir.

Unutulmamalı ki, bütün harplere son vermek, savaşa, her an ve güçlü bir şekilde hazır olmayı gerektirir. Fakat insanların huzurunu ve korkusuzca yaşayabilme hürriyetini sağlamak gibi ulvi bir amacı olmayan hazırlıklar ve savaşlar, bırakın harplere son vermeyi, aksine insanlar arasındaki mücadeleleri tetikler. Ulvi bir amacı olmayan böyle hazırlıkların ve savaşların; ferdi, bölgesel veya kitlesel olması sonucu değiştirmez. Hepsinde de, insanlar arasındaki kinleri artırır.

Dolayısıyla insanlığın güzel geleceği için, Churchill’in dediği gibi, kan, ter ve gözyaşına her an hazır olunmalıdır. Ancak bu hazır olma hali, sadece halktan beklenirse, ciddi bir olumlu sonuç alınamaz. Yöneticiler de kan, ter ve gözyaşına hazır olmalıdır. İdarecilerin tutum ve davranışları, sözde değil, öz de olmalıdır.

Yöneticilerinin de kendi hayatlarını hürriyete gerçekten adadığı ülkeler ve insanlık, sonunda mutlaka başarıya ulaşacaktır. Bu mücadele sırasında, belki de, ölümden korkan yöneticilerin bir kısmı yataklarında öldükleri için unutulurken, hürriyet uğruna hayatını adayanlar sağ kalıp kahraman olacaklardır.

Seçim bizim. Ya insanlığın güzel geleceği için korkmadan mücadele ederek tarihe onurlu bir şekilde geçeceğiz, ya da…

Bu yazı Sosyal kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.