ATATÜRK’ÜN TÜRK GENÇLİĞİNE HİTABESİ
(Not: Bu yazı Ocak 2014’te yayınlanmıştı. Silindiğinden son paragraf hariç yeniden yayınlıyoruz.) (Bu nutuk aslında bütün dünya için geçerlidir. Bu nutku sadece Türkiye bazında değil, genelde dünyanın bütününü kapsayacak şekilde, özelde ise başta siyasi partiler olmak üzere diğer kurumlar için yorumlayarak okursak çok daha faydalı olacaktır.) Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, iç ve dış düşmanların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şartlarını düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şartlar, çok elverişsiz bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin temsilcisi olabilirler. Zorla ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şartlardan daha acı ve daha tehlikeli olmak üzere, memleketin dâhilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, işgalcilerin siyasi emelleriyle birleştirebilirler. Millet, fakirlik ve çaresizlik içinde yorgun ve bitkin düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu durum ve şartlar içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! Mustafa Kemal Atatürk 20 Ekim 1927 (Ey Dünya istikbalinin evladı! İşte bu durum ve şartlar içinde dahi, vazifen; İnsanlığın geleceğini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, Allah’ın ipine sarılmaktır.)
|
|
|
-
En yeni yazılar
Kategoriler
- Cemaat (11)
- Dini (106)
- Ekonomi (52)
- Gençlik (6)
- Genel (204)
- Hz. Muhammed (8)
- KUR'AN ÜZERİNE (170)
- Sosyal (280)
- YAŞAM (158)
-
İnsanlar, insanlığın kötüye gittiğini kabul eder de, kendisinin kötüye gittiğini kabul etmek istemez.